Перевод: со всех языков на все языки

со всех языков на все языки

kabuğunu kırmak

  • 1 kabuğunu kırmak

    Türkçe-rusça sözlük > kabuğunu kırmak

  • 2 kabuğunu çatlatmak

    = kabuğunu kırmak вы́йдя из тру́дного положе́ния, обрести́ поко́й

    Türkçe-rusça sözlük > kabuğunu çatlatmak

  • 3 kabuk

    ко́жица (ж) кожура́ (ж) кора́ (ж) ко́рка (ж) скорлупа́ (ж) шелуха́ (ж)
    * * *
    озвонч. -ğu
    1) кора́, ко́рка, ко́жица

    ağaç kabuğu — древе́сная кора́

    ekmek kabuğu — хле́бная ко́рочка

    yer kabuğu — земна́я кора́

    kabuk bağlamak / tutmak — покрыва́ться ко́ркой

    yara kabuk bağladı — ра́на затяну́лась / покры́лась ко́рочкой

    2) скорлупа́ (яйца́); кожура́ / шелуха́ ( плодов)

    kabuğunu soymak — очи́стить, лущи́ть

    elmanın kabuğunu soymak — очи́стить я́блоко

    3) ра́ковина

    kaplumbağa kabuğu — па́нцирь черепа́хи

    midye kabuğu — ра́ковина ми́дии

    ••
    - kabuğunu kırmak
    - kabuğuna çekilmek
    - kabuğu dışına çıkmak
    - kabuk gibi

    Türkçe-rusça sözlük > kabuk

  • 4 ფცქვნა

    f.
    kabuğunu soymak, kabuğunu kırmak

    Georgian-Turkish dictionary > ფცქვნა

  • 5 ceviz

    1. walnut. 2. walnut, made of walnut. - ağacı walnut tree. - boya walnut stain. -i çift görmezse ağaca taş atmamak not to waste one´s effort on an unprofitable project. - içi meat of a walnut. - kabuğu walnut shell. - kabuğundan çıkmış, kabuğunu beğenmemiş. colloq. He is ashamed of his origins. - kabuğunu doldurmaz very unimportant, slight. - kırmak to behave improperly, do the wrong thing. - sucuğu a sweet confection made of walnuts on a string dipped in a starchy grape molasses. - yağı walnut oil.

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > ceviz

  • 6 fındık

    "1. hazelnut, filbert. 2. slang loaded dice. - ağacı hazel. - kabuğunu doldurmaz trifling, unimportant; nonsensical. - kırmak colloq. to mess around with women, indulge in debauchery. - kurdu gibi small and plump and lively (woman). - yuvası the dimples on the back of a plump hand."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > fındık

  • 7 koz

    "1. a chance (to attack or to defend oneself); a trump, an ace up one´s sleeve. 2. playing cards trump. 3. walnut. - helva/helvası nougat. - kabuğundan çıkmış da kabuğunu beğenmemiş. colloq. He is ashamed of his background. -unu kaybetmek colloq. to lose, come out the loser. - kırmak 1. to play a trump card. 2. to be up to no good. -unu oynamak to play one´s trump card. -unu paylaşmak /la/ (forcibly) to settle accounts with (someone)."

    Saja Türkçe - İngilizce Sözlük > koz

См. также в других словарях:

  • kabuğunu çatlatmak (veya kırmak) — içinde bulunduğu güç, olumsuz veya kötü durumdan kurtulup rahatlamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • fındık — is., ğı, bit. b., Ar. funduḳ 1) Kayıngillerden, kuzey yarım kürenin ılık yerlerinde ve yurdumuzun genellikle Doğu Karadeniz bölgesinde yetişen, boyu 6 7 m, yaygın tepeli bir ağaççık (Corylus avellana) 2) Bu ağaççığın sert bir kabuk içinde bulunan …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»